İstanbul Şişli'deki Feriköy Mezarlığı'nda 6 yaşındaki Şirin Elmas Hanilçi'nin katil zanlısı Mustafa Örün, ilk duruşmada hakim karşısına çıktı. Örün, küçük Şirin'e cinsel istismarda bulunup daha sonra eşarpla boğarak öldürmekle suçlanıyordu. Duruşma, aile için oldukça zorlu bir süreçti ve medyanın yoğun ilgisiyle gergin bir ortamda gerçekleşti. Savcılık, Örün'ün işlediği suçların ağırlığını göz önünde bulundurarak ağır bir cezayı talep etti. Mahkeme heyeti, tüm delilleri değerlendirdikten sonra kararını açıkladı. Çok sayıda tanık ifadesi, bilirkişi raporları ve olay yerinde bulunan kanıtlar, sanığın suçluluğunu ispatlamak için kullanıldı. Uzun süren duruşmanın ardından verilen karar, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.

Ağırlaştırılmış Müebbet ve 51 Yıl Hapis Cezası

Mahkeme, Mustafa Örün'ü 'çocuğa ve kadına karşı suç delillerini gizlemek veya yok etmek amacıyla kasten öldürme', 'cinsel amaçla çocuğu hürriyetinden yoksun kılma' ve 'çocuğun cinsel istismarı' suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Buna ek olarak, toplam 51 yıl hapis cezası da verildi. Karar, hem Şirin'in ailesi hem de kamuoyu tarafından büyük bir rahatlama ve adaletin tecellisi olarak karşılandı. Ancak, verilen cezanın acıyı dindirmeye yetmeyeceği de aşikardı. Duruşma salonu ve mahkeme çevresi, kararın açıklanmasının ardından yoğun bir duygu seline sahne oldu. Gazeteciler ve kameralar, aile ve avukatların açıklamalarını yakından takip etti.

Acılı Annenin Yürek Dağlayan Sözleri

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde açıklama yapan acılı anne Yeter Hanilçi, gözyaşlarına hakim olamadı. "Kızımla beraber öldüm" diyen anne, sanığı yüz yüze gördüğünde yaşadığı duyguları anlattı. Kızının katilinin yüzüne bakamadığını, ama sonunda baktığını ve kendisinin de kızının ölümüyle birlikte öldüğünü belirtti. Acılı annenin sözleri, kalpleri burktu ve toplumda büyük bir üzüntü yarattı. Anne Hanilçi, olayın yaşanmış olmasının verdiği derin acıyı ve kızının geleceğini nasıl çaldığını dile getirdi. Ailenin yaşadığı travma, toplumda büyük bir yankı uyandırdı ve çocuk istismarının önlenmesi yönünde daha fazla önlem alınması gerektiği konusunda tartışmaları alevlendirdi.

Babasının Acılı Anıları

Şirin'in babası İbrahim Hanilçi de, duygularını dile getirerek adalete olan inancını vurguladı. Kızının katilinin sadece Şirin'i değil, kendilerini de yok ettiğini söyledi. İstanbul emniyetine, soruşturmayı yürüten yetkililere ve çocuk büro amirlerine teşekkürlerini iletti. Kızının katilini gördüğünde o güne geri döndüğünü ve 65 gündür kızından uzak olduğunu belirten baba, yaşadıkları travmanın etkisinden ne zaman kurtulacaklarını bilmediklerini ifade etti. Baba Hanilçi'nin gözyaşlarına boğularak yaptığı açıklamalar, olayın vahametini ve ailenin yaşadığı derin acıyı bir kez daha gözler önüne serdi. Ailenin yaşadığı acı, toplumda geniş yankı uyandırdı ve benzer olayların yaşanmaması için daha etkin önlemler alınması gerektiğini gösterdi.