Büyükada'da Azmanbüs Protestosu: Ekosistem Tehlikede

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)'nin Büyükada'ya yerleştirdiği elektrikli minibüsler, halk tarafından "azmanbüs" olarak adlandırılıyor ve büyük tepki görüyor. Adalar Dayanışma Ağı üyeleri ve Adalıların katılımıyla Saraçhane'de yapılan protestoda, İETT'nin toplu taşıma bahanesiyle Büyükada'ya soktuğu bu araçların, çevreye ve doğal yaşama verdiği zararlar dile getirildi. Protestocular, Büyükada'nın %60'ının ormanlık alan olduğunu ve SİT alanı ile Özel Çevre Koruma Bölgesi ilan edildiğini vurgulayarak, bu uygulamaların hukuksuz olduğunu belirttiler. Azmanbüslerin yangın riskini artırması, ormanlık alanların tahrip edilmesi ve turizmin denetimsiz artışına karşı endişelerini dile getirdiler. Yetkililerden acil önlem alınmasını talep ettiler.

Turizm Tesisi Yapılaşması ve Hukuksuzluklar

Protestocular, İBB'nin Büyükada'da ormanlık alanlara hukuka aykırı bir şekilde turistik tesisler inşa ettiğini ve kıyıların işgal edildiğini iddia ettiler. Çevreye verilen zararın yanında, bu durumun yangın riskini ve doğal yaşamın dengesini tehdit ettiğini vurguladılar. Ayrıca, denetimsiz nüfus artışının da kaçak işletmelerin çoğalmasına ve felaket riskini artırdığına dikkat çektiler. Adalar'ın birinci derece deprem bölgesi ve tsunami riski taşıdığı da hatırlatıldı. İBB'nin uygulamalarının, çok sesliliği bastırmaya yönelik bir girişim olduğu ve Adalar Belediye Başkanı'nın kıyı işgalcilerine süre tanıdığı dile getirildi. Adalılar, bu uygulamaların durdurulması için kararlı bir mücadele vereceklerini belirttiler.

Adalar'ın Geleceği Tehlikede

Basın açıklamasında konuşan Zekiye Kürkçü, Adalar'ın son 5 yılda tarihinde hiç olmadığı kadar tahrip edildiğini söyledi. İBB yönetiminin, itiraz etmeyen ve kolay yönetilen bir toplum oluşturma hedefinde olduğunu öne sürdü. Büyükada'daki "mesire yeri" adı altında yapılan hukuksuz işletmelerin ve kayıt dışı plaj işletmeciliğinin, çevrenin ve Adalar'ın geleceğinin tehdit ettiğini belirtti. Ağaçların azmanbüsler ve ağır tonajlı araçlar için kesilmesinin katliam olduğunu dile getirdi. "Sesiniz detone" denilerek çok sesliliğin bastırılmaya çalışıldığını belirten Kürkçü, İBB ve İETT'nin hukuka aykırı eylemlerinin doğal yaşam alanlarının parçalanmasına, ekosistemin bozulmasına ve kültürel mirasın tahribatına neden olduğunu vurguladı. Adalar'ın korunması için mücadelelerinin devam edeceğini belirtti.