İzmir'de Kadın Cinayeti: Yeni Gelişmeler

İzmir'in Bornova ilçesinde 3 Kasım 2022'de hayatını kaybeden Duygu Bölükbaş'ın ölümüyle ilgili dava, mahkemede devam ediyor. Havlupana asılı halde bulunan Bölükbaş'ın erkek arkadaşı E.T. (28), cinayet şüphesiyle tutuklanmış ve 22 Mart'ta hakim karşısına çıkmıştı. Bugün gerçekleşen ikinci duruşmada, sanık E.T. suçlamaları reddetti ve "Kadına şiddete karşıyım. Onu yaşatmak için mücadele ederken düştüğüm durum 11 ay hapiste yatmak. Hiç korkmuyorum. Alnım ak, Türk milleti de duysun katil değilim" dedi. Savcılık, E.T. için 'kadına karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediyor. Adli Tıp raporunda ise Duygu Bölükbaş'ın tırnak örneklerinde ve tişörtünde E.T.'nin DNA'sının bulunduğu belirtildi. Site güvenlik kayıtları da E.T.'nin daha önce elinde bıçakla eve girmeye çalıştığını gösteriyor. Mahkeme, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve tanıkların zorla getirilmesine karar vererek, davayı 27 Mart'a erteledi. Tutukluluk hali ise devam ediyor.

Ailenin Acılı Tanıklığı

Duruşmada söz alan Duygu Bölükbaş'ın annesi Nuriye Bölükbaş, yaşadıkları şiddet ve tehditleri anlattı. "Sürekli kavga ediyorlardı. Sürekli şiddet vardı. Bizleri de rahatsız ediyordu. Tehdit ediyordu. Son mesajında 'Kızınızı gelip alın yoksa ölüsünü alırsınız' demişti. Bu mesajdan sonra evliliğe karşı çıktık. En son kafe açmışlardı. Şahıs orada uyuşturucu satıyormuş. Kızım şiddet görürken 13 yaşındaki oğlunun polisi aradığı ihbar var. Kızım korktuğu için şikayette bulunamamış. Oğluyla tehdit ediliyordu. Ne olursa bana olsun deyip kendini feda etti. Bile bile ölüme gitti. Benim yaşadığım acıyı başkaları yaşamasın" dedi. Baba Selahattin Bölükbaş ise, "İçimizin ateşi sönmüyor. En ağır cezayı alsın. Adalete güveniyorum" şeklinde konuştu. Ailenin avukatı da sanığın ağır cezalandırılmasını istedi. Duruşma salonunda yaşanan duygusal anlar, olayın vahametini bir kez daha gözler önüne serdi. Aile, adalete güvendiklerini ve gerçeğin ortaya çıkmasını beklediklerini ifade etti. Olay, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı ve kadına karşı şiddete karşı farkındalığı artırmayı hedefleyen birçok sivil toplum örgütünün tepkisine neden oldu.

Sanığın Savunması ve Mahkeme Kararı

Sanık E.T., suçlamaları reddederek "Algı operasyonu yapıyorlar. Katil olmadığımı daha önce de söyledim. Beni cani, katil yaptılar. Haberlere verdiler. Kendi vicdanlarını temizlemeye çalışıyorlar. Ne olursa olsun hak ortaya çıkacak. Bu suçu işlemedim. Birbirimizi çok seviyorduk. Kıskançlık vardı. Yer yer tartışmalar yaşıyorduk. İfade verenlerden hangileri benim şiddet uyguladığımı görmüştür? Anlamıyordu, dinlemiyordu" şeklinde savunma yaptı. Sanık avukatları da müvekkillerinin beraatini talep etti. Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, dosyadaki eksikliklerin giderilmesi ve tanıkların zorla getirilmesine hükmetti. Davanın bir sonraki duruşması 27 Mart tarihinde yapılacak. Olay, İzmir kamuoyunda büyük bir üzüntü ve tepkiye yol açtı. Kadına yönelik şiddetin önlenmesi ve kadınların korunması için daha etkin önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor. Davanın adil bir şekilde sonuçlanması ve gerçeğin ortaya çıkması bekleniyor. Olayın detayları ve gelişmeleri yakından takip ediliyor.